Ekim Ayına Sağlıklı Girmek İçin Bağışıklık Dostu 7 Alışkanlık

Sonbahar yine kapıyı çaldı doğa yavaş yavaş dinlenirken, yeni başlangıçların kolaylaştığı bir ay Ekim...

Ağaçlar yapraklarını bırakacak, havalar giderek serinleyecek günler kısalacak ve kışa doğru sıcacık yuvalar insanlara teselli kaynağı olacaktır. 

Soğuk havalar iyiden iyiye kendini hissettirirken, doğadaki  bu değişim, aslında bedenimize de “kendini koru” mesajını verir.

Çünkü ilkbahar, sonbahar gibi  mevsim geçişleri, bağışıklığın en çok desteğe ihtiyaç duyduğu ve kendimize daha iyi bakmamız gereken zamanlardır.

Peki Ekim ayında sağlıklı ve huzurlu bir yaşam için nasıl alışkanlıklar edinebilir ve bağışıklığımızı doğal yollarla nasıl güçlendirebiliriz?

İşte yılın bu tatlı serin ve huzurlu döneminde sana da  iyi gelebilecek 7 basit alışkanlık:

 1. Mevsimin Renkleriyle Beslen

Her mevsimin kendi şifası, kendi rengi  vardır. Ekim’de sofralara yansıyan turuncu, kırmızı ve yeşil tonlar doğanın bize sunduğu armağanlardır. 

Limon, kırmızı ve yeşil biber, mısır, bal kabağı, pancar, havuç, ıspanak, nar, elma…

Bu gıdalar hem antioksidan hem de C vitamini açısından oldukça  zengin ve sağlığa yararlı besinlerdir.

Doğal renkler ne kadar canlıysa, bedenin direnci de o kadar artar. Bu nedenle bu aylarda sık sık pazara uğrayıp mevsimin en renkli sebze meyveleriyle sofralarınızı şenlendirin. 

 2. Doğanın İlacı: Bitki Çaylarıyla Isın ve Korun

Sabahları ılık limonlu su, akşamları rezene, papatya, zencefil, kekik, yeşil çay,  ekinezya adaçayı ya da ıhlamur çayı... gibi sağlıklı çayları mutlaka tüketin. 

Bitki çayları sadece boğazı yumuşatmakla kalmaz.  Bağışıklık sisteminizi de güçlendirir. Bu çaylara karanfil, anason, kakule, tarçın, portakal/limon kabuğu ve bal  gibi aromalar ekleyerek daha  keyifli ve sağlıklı hale getirebilirsiniz. 

Küçük bir tarif:

> 1 dilim taze zencefil + 1 çubuk tarçın + birkaç karanfil, kakule,  portakal kabuğu, ıhlamur ve bal

Üzerine sıcak su ekle, 10 dakika demle. Şifa deposu ve korumak kalkanı bitki çayınız hazır..

 3. Güne Hazır Başlamak için Hareket ve Oksijen Şart 

Soğuk sabahlarda pencereni aç, derin bir nefes al ve en az 15 dakikalık bir egzersiz yap. Esneme, yürüyüş, koşu bunları sırayla 15 dakikalık setler halinde yaparsan kan dolaşımın artacak ve güne daha canlı başlayacaksın. 

Bu küçük alışkanlık zamanla  stres seviyeni azaltır, bağışıklığı ve bedenini güçlendirir.

Unutma, güçlü bir bedenin temeli hareketli yaşamdır. 

 4. Bebekler Gibi Uyu, Dinç Bir Bedene Sahip Ol

Gece geç saatlere kadar ekran başında kalmak yerine erkenden uyumayı vücudun doğal ritmine en iyi gelen şeylerden biridir.

Vücudun kendini onarması ve daha verimli bir güne uyanmak için kaliteli  uyku şarttır. Yediklerimizi sindirmiş bir şekilde, karanlık bir odada, ılık bir bitki çayı ve sıcak bir duştan sonra uyumak uykuya geçişi kolaylaştırır. 

7–8 saatlik kaliteli uyku, gençliğin, sağlığın sırrı ve en iyi doğal takviyedir.

 5. Güneşi Kaçırma

Güneşli günlerin azaldığı ve güneşin bizimle saklambaç oynadığı; Ekim ayında D vitamini eksikliği yaşamamak için güneşli günlerde kendinizi dışarı atın. Ekim güneşinin hafif ama şifalı etkisinden mutlaka faydalanın.

Günde 15 dakika, hatta daha fazla güneşlenmeye özen gösterin. 

D vitamini hem ruh hâlini iyileştirir hem de vücut direncini arttırır. Dengeli bir metabolizma için güneşlenmek çok önemlidir. 

 6. Doğanın Sesine Kulak Ver: Doğanın Ritmi Dengenin Ritmidir 

Doğanın içinde sessiz dönüşümleri izlemek insana yavaşlamayı, bırakmayı ve ana odaklanmayı hatırlatır. Siz bir yerlerde koştururken doğada ve başka dünyalarda yavaş ve dengeli bir ritimle akara herşey. Yaprakların  hışırtılarını dinlemek, rüzgârı hissetmek, kuşların coşkulu şarkıları eşliğinde kısa yürüyüşler yapmak bulunmaz bir nimettir. 

Doğa sadece ruhu değil, bağışıklığı da güçlendirir.

Doğada geçirilen bol oksijenli ve  hareketli vakitler sağlıklı  bir  beden için en iyi yatırımdır.  Bu nedenle bisiklet binme,  yürüyüş kamp ve piknik gibi doğa etkinliklerini mutlaka hayatınızın bir parçası haline getirin. 

7. Şekeri Azalt, Balı Hatırla, Renkli Ambalajlar Yerine Doğanın Renkleriyle Beslen

Aşırı şeker, tuz ve marketten aldığımız çöp gıdalar vücuda faydası olmayan  boş kalorilerdir ve bu yiyecekler zamanla bağışıklığı zayıflatır. 

Bunların yerine bir tatlı kaşığı bal, birkaç ceviz, yulaf, kakao veya hurma dene.

Doğal tatlar, hem enerjini hem direncini artırır. En iyi atıştırmalık muzlu, tahinli, cevizli ve ballı bir yulaf kasesidir. Evde doğal içeriklerle hazırlanmış pamuk gibi bir kek ve kakaolu sütün sarmayacağı yara yoktur. 

Ekim ayı, vücudunda  yeni bir  denge kurma zamanıdır.

Doğa nasıl sadeleşiyorsa, sen de bedenine biraz özen göster. Sade ve doğal beslen.

Bir fincan sıcak çay, sağlıklı ve doğal yiyecekler, düzenli uyku, biraz hareket ve doğayla temas…

Hepsi basit ama etkisi büyük adımlar.

Kendine iyi bak, çünkü güçlü bağışıklık iyi alışkanlıklarla başlar. Ekim ayında kazanacağın iyi alışkanlıklar uzun vadede yaşamını dönüştürecektir.