Kışı Sevmek
Sonbaharı yaşadığımız şu günlerde,özledigimiz ve artık iyiden iyiye gelişini hissettiğimiz mevsim kış.
Özcan Çetinkaya 
Dünya'nin kutup bölgeleri ve ılıman kuşakta yılın en soğuk dönemidir. Sonbahardan sonra gelir.
Kış, bize hüznü hatırlattığı gibi yeni başlangıçların da yolunu açar.
Kış ile aramızda aşk ve nefret ilişkisi her daim vardir. Bu ayda genelde aşk durumumuzu "Karışık" olarak belirleriz.
Sosyal medyada belirttiğimiz ilişki durumumuz bize kış ayındaki psikolojik durumumuzu gösterebilir.
Kışı sevmek için nedenlerimiz var mı peki ?
Elbette kışı sevmek için, kendimize nedenler aramışızdir her zaman.Eski çocukluğumuzda yaptığımız kaydıraklar, kızaklar ve o eşsiz ev oturmaları bu ayı bizim için bir neşeye çevirirdi.
Kartopu oyunlarımız birlikte çıktığımız geziler, av ve doğa fotoğraflarımız bize kış aylarının sunduğu güzelliklerdir.
Katkat giyindiğimiz, soğuğu iliklerimize kadar hissettiğimiz, yalancı güneşleri, birbirimize fırlattığımız kartopu, kardan adamlar düşlerimizi süsleyen hatıralar...
"Sakla samanı gelir zamanı". Bu atasözünün her zaman için söylendiği kadar kış için ayrı bir yeri olduğu aşikardır.
Yazdan yapılan anne ve babaannelerimizin hazırladığı bulgurlar, mısırlar, pekmezler ve turşular...
Battaniyelerimizin, sıcak çayımızı yudumladigimiz, aile ortamları bol sohpetli sofralar ve çeşit çeşit lezzetli yemeklerimiz.
Yuvalarina çekilmiş; çiyan, yılan, karıncalar ve böceklerin tam bir dinlenme mevsimi...
Sıcak soba başında, ocakta kaynayan kış çayının, çeşit çeşit kış meyvelerinin, denizlerimizden fışkıran taze balıkların, kısa günlerin, sarılmaların ve özlemlerin mevsimidir kış.
Her ne olursa olsun sevilesi şımarık bir çocuk gibi suratına çarpan fırtınaların, "Kış gecesinde" diye başlayan ve hep aynı yerde duran sözlerin havada uçuştuğu, bize bu haliyle özlemi, bekleyişi ve sarılmayı hatırlatan bir mevsimdir.
