Ateşte Demlenen Şiirler

Zaman içinde demlenen duyguların dışa vurumu, şairin iç dünyasını yansıtan sözlerdir.Her biri dibine kadar yaşanmışlık,her kelimesinde anlam içeren sözlerdir.

Ateşte Demlenen Şiirler
Zihnimizde yer eden şiirler,geçmişten geleceğe mirasımızdır...

Ateşte demlenen şiirler :

Bir Ömür Böyle Geçti- Cahit Sıtkı Tarancı:

Bir ömür böyle geçti,  

Her şey bir rüya gibi.  

Ne tad aldım hayattan,  

Ne acı çektim, ne sevda.  

Bir ömür böyle geçti,  

Gözlerim kapalıydı.  

Açtım gözlerimi bir an,  

Her şey bir rüya gibi.  

"Hüzün ki En Çok Yakışandır Bize- Attila İlhan

Hüzün ki en çok yakışandır bize,  

Bir türküdür, yarı keder, yarı neşe.  

Gözlerin, gözlerime değince,  

Anladım ki hüzün, en çok yakışandır bize.  

"Ben Sana Mecburum" - Attila İlhan

Ben sana mecburum bilemezsin,  

Adını mıh gibi aklımda tutuyorum,  

Büyüdükçe büyüyor gözlerin.  

Ben sana mecburum, yokluğun cehennemin öbür adıdır,  

Üşüyorum, kapama gözlerini.  

"Ne İçindeyim Zamanın" - Ahmet Hamdi Tanpınar

Ne içindeyim zamanın,  

Ne de büsbütün dışında;  

Yekpare, geniş bir anın  

Parçalanmaz akışında. 

 İstanbul'u Dinliyorum - Orhan Veli

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;  

Önce hafiften bir rüzgâr esiyor;  

Yavaş yavaş sallanıyor  

Yapraklar, ağaçlarda.  

     Bu şiirler, zaman içinde demlenen duyguları ve derin anlamlarıyla okurların kalbinde yer eder.

Her biri, şairin iç dünyasının bir yansımasıdır ve okundukça daha da anlam kazanır.