İş Hayatı Seni Yoruyorsa Mutlaka Oku

 İnsanın hayatta en büyük iki kaygısı vardır. Kaliteli ilişkiler kurmak ve iyi bir mesleğe sahip olmak. İkisi de kişinin mutluluğunu belirler ve hayatını doğrudan etkiler. Çevremizdeki insanlarla, eşimizle, arkadaşlarımızla, ailemizle iyi ilişkiler kurmak sosyal anlamda bizi daha başarılı ve mutlu hissettirir.

İyi bir sosyal hayat ve sağlıklı sosyal bağlar kişiye canlılık verir. Kişiyi adeta  şarj eder ve pozitif  enerji verir. Bu da  işimize yansır. Kaliteli ilişkiler daha iyi bir iş performansı sergilememizi sağlarken  iyi bir meslek seçimi de hayata daha güvenle bakmamızı sağlar. Dolayısıyla ikisi birbirinden ayrılamaz.

Bu nedenle meslek seçimi de en az sosyal bağlarımız kadar önemlidir. Kişinin sevdiği işi yapması ve bu işten yeme, içme, gezme, barınma, sosyal yaşama, sağlık...gibi en temel ve insani ihtiyaçlarını sağlayacak kadar bir kazanç elde etmesi gereklidir. Hepimiz sevdiğimiz ve onaylandığımız bir iş yapmayı, bu işten  iyi bir kazanç elde etmeyi,  ve yaptığımız işte mutlu olmayı amaçlarız.

Fakat birçoğumuz  sevdiğimizi işten iyi bir kazanç elde edecek kadar şanslı değilizdir. Bazen sevdiğimiz işi yaparız fakat iyi bir kazanç elde edemeyebiliriz. Yine de sevdiğimiz işi yapmak bize her zaman  ilham verir. Bazen de kazancı iyi olduğu için sevmediğimiz işlerde çalışmak zorunda kalırız. Bu durumun sonunda o işi bırakmak zorunda kalırız. İşle ilgili bu tür problemler  insanı depresyona ve tükenmişliğe sürükleyebilir.

Eğer böyle bir durumdaysanız yaptığınız işi bırakmadan önce işe olan bakış açınızı değiştirmeniz faydalı olabilir. Bazen uzun süre aynı işte çalışmak kişilerde mesleki bir yorgunluğa dönüşebilir. Bu çok normaldir. Tıpkı uzun süreli evlilikler gibi, uzun süre aynı işi devam ettirmek de  insanları yorabilir. Böyle durumlarda bakış açısını biraz değiştirmek ve farklı yönlerden olaya bakmak gerekir.

Hayalinizdeki işi yapma fırsatına ve cesaretine sahip olana kadar yaptığınız işi sevmeyi denemenizi tavsiye edebilirim. Herşeyden önce kişisel mutluluğunuz için bu önemlidir. Kişinin yaptığı işle ilgili olumlu düşünmesi, kişinin daha önce işle ilgili görmediği birçok olumlu yanı görmesini sağlar.

Mesela işi gereği sürekli insanlarla ilgilenen bir satış görevlisi düşünelim. İnsanlarla sürekli iletişim kurma şansı yakalayan bu kişi, zamanla insanları daha iyi tanıma konusunda ustalaşır. Sosyal becerileri gelişir. Konuşması ve diksiyonu güzelleşmeye başlar. Hatta bunun üzerine deneyimlerini anlattığı ve insanlara faydalı olacak bir kitap bile  yazabilir. 

Kişi  yaptığım işte nasıl daha iyi olabilirim ve bu işi nasıl ileriye taşıyabilirim  düşüncesiyle işe baktığında bu iş her ne olursa olsun kişiyi ileriye taşıyacaktır. En basit işlerde bile bu böyledir. Aslında büyük resme bakıldığında herkes ileriye taşıyabileceği bir işi öğrenmektedir. Hizmet sektöründeki birçok insan aslında ilerde işletmeye dönüştürebileceği işleri öğrenmektedir.

Garson, satış görevlisi, kasiyer, aşçılık, tamirat, inşaat işleri, terzilik... gibi tüm emek gerektiren işlere sürece yayarak ve ileriye taşıma fikriyle baktığınızda aslında işle ilgili daha önce görmediğiniz fırsatları da görebilirsiniz. Bu yüzden her ne iş yapıyorsanız yapın; yaptığınız işin size sağladığı katkıları, siz de geliştirdiği yönleri düşünmeye başlayın. Bunu yapmak fırsatları ve işin gelecekle ilgili potansiyellerini daha iyi  görmenize sebeb olur.

Her iş kişiyi ileriye taşıyan ve  daha iyiye doğru götüren  bir potansiyel barındırır unutmayın.  Kendini geliştirmiş birçok başarılı insan bu şekilde düşünerek iyi yerlere gelmiştir. Buna en iyi örnek olarak Acun Ilıcalı'yı verebiliriz. Spikerlik gibi bir işten bugünlere gelebilmesindeki en önemli sebeblerden biri yaptığı işe geniş bir bakış açısıyla ve olumlu bir noktadan  düşünerek bakmasıdır. Yaptığı işi gelecekte en iyi noktaya taşıma fikri ve yaptığı işin kişiyi hayallerine bir adım daha yaklaştıracağı fikri kişi için temel bir motivasyon kaynağıdır ve kişiye  doğru bir bakış açısı sunar. 

Vizyon sahibi birçok insan hayalleriyle ve bakış açılarını geniş tutarak yaptıkları işi sevmeye çalışmışlardır. Bu nedenle yaptığınız işi en sevdiğiniz işi yapar gibi yapmaya çalışın. Sanki hobiniz ve hayat amacınız bu iş gibi işinizi en iyi şekilde yapmaya odaklanın.  Sevdiğiniz yada yatkın olduğunuz bir işi hobileştirmek; o işi ilk başlarda zoraki yaparken zamanla işin keyif alarak yaptığınız bir işe dönüşmesine sebeb olur. Bunun için işi yaparken yada yapmadan önce  işten keyif alacağınız yeni yöntemler de geliştirebilirsiniz.

Bir işten keyif almanın en kolay yolu o işle ilgili pozitif duygusal tetikleyicileri hayatınıza katmaktır. Pozitif duygusal tetikleyiciler bizi yaşama bağlayan ve andan keyif almamızı sağlayan şeylerdir. Bunların en önemlisi saygı ve sevgi dolu duygusal ilişkiler geliştirmektir. İş yerinizdeki insanlarla duygusal olarak tatmin edici ilişkiler geliştirmek size yaptığınız işi daha çok sevdirecektir. Bu nedenle daha verimli çalışmak istiyorsanız eğer; iş arkadaşlarınıza hediyeler almak, onlarla samimi ve anlamlı sohbetler geliştirmeye çalışmak ve  negatif tutumlarını kırmaları için onlara ilham vermek anlamlı bir iş ortamı yaratmanız için çok önemlidir. 

Ve unutmayın ki sizi yoran işiniz sayesinde bir gelir elde edebiliyorsunuz. Ayrıca memnun olmadığınız o iş birçok kişinin de hayali olabilir. Yaptığınız iş sizin için herşeyden öte bir deneyim ve yolculuktur. Bu yolculukta öğrendiğiniz şeyler size geleceğinizle ilgili bir fikir verecektir. Yaptığınız işteki yeteneklerinizi hayallerinizle bağdaştırmak ve ilerde ulaşacağınız güzel geleceği kafanızda tasarlamak ve her gün düşünmek de  işinizi sevme yolunda atabileceğiniz güzel adımlardan biridir.